Türkiye’nin huzur vahası tatil beldesi; Datça
İstikamet Datça’ya ve siz de yeme-içme ve gezi önerileri aradığınız için şu an bu sayfadaysanız, müthiş bir karar almışsınız bence.
Belki sezon sonuna doğru gittiğim için (sakinliğinden ötürü) belki de zaten sevesim vardı ama Datça beni oldukça etkiledi.
Bakalım siz nasıl duygularla ayrılacaksınız Datça’dan.
Ege ve Akdeniz’in buluşma noktası olan Datça Yarımadası, son zamanlarda turistik açıdan daha da yükselişe geçtiği için yüksek sezonda büyük bir yoğunlukla karşılaşabilirsiniz diye düşünüyorum.
Eski Yunanlılar, Datça’nın Zeus tarafından yaratıldığına inanıyorlarmış. Yunan tarihçi, coğrafyacı ve filozof Strabon, bu yarımada için şöyle diyor;
Tanrı sevgili kullarını daha uzun yaşaması için Datça’ya gönderdi.
Sonsuz zeytinlikler, çam tepeler, eşsiz koylar, mis gibi taze kekik, adaçayı, badem, yoldaki keçiler… İşte kısa bir Datça özeti.
Datça’ya Nasıl Gidilir? konusunda alternatifli güncel öneriler ise linkte.
Plajlar | Datça’da Nerede Denize Girilir?
Ne güzel bir soru! İşte insanın içini açan cevaplar;
Yarımada’nın koyları ve plajları oldukça fazla olduğu için hepsinin (tamam, hepsi zor olursa, bazılarının) tadını çıkarmaya bakın.
Knidos antik kentin doğusundaki Palamutbükü, listenin ilk sırasına yerleşebilir. 2 km uzunluğundaki taş kaplı plajı, sakinliği ve o tatlı köy havasıyla beni oldukça etkiledi. Datça’da konaklayıp, denize girecek yerler arayışındaysanız, merkezden kalkan minibüslerle Palamutbükü’ne ulaşabilirsiniz.
Domuzbükü ise sakinlik ve huzur kelimelerinin anlamlarını yeniden keşfetmek isteyenlere göre. Datça merkeze 15 km uzaklıkta. Buraya Mesudiye Köyü’nden deniz yoluyla ulaşmak mümkün. Datça merkezden de yaklaşık bir saat civarı süren deniz yolculuğuyla ulaşabilirsiniz.
Kumluk Plajı, Datça merkezde sizi bekleyen yerlerden. Sığ bir deniz olduğu için çocuklu aileler için de oldukça uygun. Tabii, merkezde olduğu için de kalabalık faktörü devreye giriyor.
Taşlık Plajı da, Datça’nın denizine merhaba demek için uğrayabileceğiniz noktalardan.
Kargı Koyu’nun tadını çıkarmadan Datça’dan ayrılmak çok zor. Ayaklarınız sizi oraya, hooop diye götürür. İster yürüyerek (yaklaşık 30-35 dakika) isterseniz merkezden kalkan minibüslerle koya ulaşmak mümkün. Tüm gün keyif yapmalık bir yer. Yolun en sonundaki plaja, Celal’in Yeri’ne doğru ilerleyebilirsiniz.
Kızılbük ve Knidos Antik Kenti’nin plajı da mis gibi deniz için alternatif arayanlara gelsin.
Datça’nın suyu nasıl peki? Tam kararında bence. “Uvv çok soğukluk” durumu söz konusu değil. Mis gibi.
Mini Gezi Turu
Datça’nın birdiğer güzelliği ise denize doyanlar için gezilecek, görülecek yerlerinin de oldukça keyifli olması.
Yarımadanın ana köyü olan Eski Datça, 20. yüzyılın sonlarında belirsizliğe gömüldü ama sonrasında yeniden restore edildi ve herkesi etkilemeye devam ediyor. Benim çok sevdiğim yerlerden oldu gerçekten de. Begonvillerle kaplı duvarlar, küçük kafeler ve dükkanlar, sakin sokaklar… Gitmişken Can Yücel’in de eski taş evine selam edin.
Knidos Antik Kenti ise yine bir görülmesi gereken yerlerden elbette.
Charles Newton, 1858 yılında Knidos’ta kazı yaparken, günlüğüne şunları yazmıştı:
…Halikarnassos’un gurur duyacağı bir anıt mezarı: Mozole’si, Rodos’un bronzdan dökülmüş anıtsal bir heykeli…
Knidos Örenyeri’ni ziyaret etmek isterseniz giriş 10 TL, Müzekart geçerli. Açılış 08:00, kapanış saati ise ekim ayına kadar 19:00, ekim – nisan arası 17:00.
Simi Adası’na günü birlik bir gezi önerim de olacaktı ama Datça-Simi arası feribot hattının iptal olduğuna dair notlar karşıma çıkıyor. Ben, Datça’ya gittiğimde feribotlar vardı ama son gelişen gelişmelerden henüz haberdar değilim.
Datça Aktur da, gezi planınıza dahil ettiğinize pişman olmayacağınız güzellikte bir yer.
Eğer kısa bir gezi planlıyorsanız bu gezi turundan Eski Datça’yı öne çekmenizi tavsiye ederim.
Datça Yeme – İçme Önerileri
Geldik, işin başka bir heyecanlı bölümüne.
Fevzi’nin Yeri; benim Datça’daki favori yerlerimden olmuştu. Limanın bir tık daha içerisinde yer alan mekanda, lezzetli mezelerle, Yunan müziği eşliğinde de, keyifli bir akşam geçirmek mümkün. Adres
Culinarium’un yanına yıldız koyuyorum. Buraya mutlaka gidiniz. Limana bakan terası o kadar keyifli ki, ister akşam yemeğine isterseniz bir şeyler içmeye ya da tatlı-kahveye gidilebilir. Kabak çiçeği dolması, ev yapımı dondurma, ravioli… Burada, yerel malzemelerle dünya mutfağının tadını çıkarabilirsiniz. Adres
Hüsnü’nün Yeri; limanda yer alan meyhanelerden sadece biri ama bence en keyiflilerinden. Gökyüzünü pırıl pırıl seyredebileceğiniz bir akşamda, denizden esen rüzgarla akşamınız mest olabilir. Adres
Roll Coffee House; bir kahve için kapılarını çalıp, alternatifli bira menülerine göz atmanız gereken, Datça’nın benim için en möthiş yerlerinden. Gün batmadan gidip, denize karşı keyif yapmak da menüye eklenebilir. Adres
Palamutbükü’nde leziz menüsünü tatma fırsatı bulduğum Le Jardin de Semra, hala açık mı bilmiyorum (internetten açık olduğunu teyit edecek bilgiler bulamadım) ama yolunuz o civara düşerse bence bir kontrol edin. Merkezde zaten yeri. Adres
Yine Palamutbükü’nden devam ediyorum ve Payam’ı kalpten bir şekilde öneriyorum. Şöyle denizden çıkıp, aç karnına Payam’dan içeri girince o unlu mamüllere karşı koymak ne mümkün. Havada gidiyor valla. Adres
Sıradaki öneri ise Eski Datça’dan geliyor. Orhan’ın Yeri, Eski Datça’ya gelen herkesin mutlaka uğradığı yerlerden galiba. Minibüslerin indirdiği yerde hemen. Gözleme – çay ya da leziz Türk kahvesi işine girebilirsiniz. Mis. Adres
Eski Datça’da yeni açılan pek çok mekan vardı ama günün orta saatlerinde gittiğim için açık denk geldiğim yer sayısı çok azdı. Benden size tavsiyer, öğlenin en yaktığı saatlerde gitmeyin, akşam üstü möthiş olabilir.
Datça merkezde yer alan Zekeriya Sofrası ise şöyle güzel bir ev yemeği yemek isteyenler için en doğru seçimlerden olacaktır. Adres
Datça yeme – içme önerilerinde benim listemdeki son mekan ise Cafe Inn. Burası da Datça için favorilerimden olmuştu gittiğim yıl. Menüden şinitzelini deneyebilir ya da tatlı – kahveye gidebilirsiniz. Adres
Datça’da Nerede Kalınır?
Bu noktada Uslu Otel’i önerebilirim. Hem şehir merkezinden uzak hem de (tabii sezon yoğunluğuna göre değişir) sakin bir plajı var. Ben otelde çok plajını daha da çok sevmiştim. Denize karşı saatlerce takılmak isteyeceğim noktalardan. Otelde, geçtiğimiz yıllarda kendini yenilemiş ve hizmet vermeye yeni yüzüyle devam ediyor. Eli yüzü düzgün bir yer işte.
Ne güzel özetlemişsin… Neticede anlatilmaz yaşanır, tecrübe edilir türden bir yerdir Datça… Yine gelin olur mu?
Birlikte olunca güzeldi her şey 🙂 Geleceğizzzzzz, yazarken içim gitti hep