“Her mevsim dondurma” mottosunu marketlerdeki Algidalarla hayata geçiriyordum bir ara, pek çok kişi gibi. Güzel günlerdi de, lezzetinde eksik olan şeyleri, işin güzelini tadınca daha da iyi anladık ve “Algida da neymiş” demeye başladık işte.
Ee, tamam ne yiyelim o zaman? Marketlerde çok daha yüksek ücretlere satılan o minnoş kutulu olanlar da yoklukta gidiyor tabii ama butik dondurmacılar gibi olmuyor ne de olsa.
O yüzden rotayı fazla adres aramakla uğraşmadan, Dondurmino ‘Gelato’ Karaköy’e çevirelim. Favori dondurmacılar listeme yüksek bir sıradan giriş yaptı. Tabii “öldüm, bittim o neydi öyle” durumu olmadı ama damağı yormadan tadında bir dondurma yedim diyebilirim.
Peki neden Dondurmino Gelato?
Yapım sırasında daha az yağ kullanıyorlar. Bu da Gelato’nun tadını daha fazla hissetmemizi sağlıyor.
Raf ömrü ise maksimum 2 ya da 3 günmüş. Bu arada Gelato, İtalya’nın meşhur günlük pastörize sütten üretilen ve hiçbir ömür uzatıcı içermeyen doğal, taze dondurması, anlamına geliyor. Alamet-i farikası oradan geliyor işte.
İlk olarak 2014 Temmuz başında Alaçatı Hacı Memiş mahallesinde açılan Dondurmino Gelato, Karaköy’de de dondurma sevenleri bekliyor.
Bir de tüm reçeteleri İtalyan Gelato master şefi Sig. Antonio Genovese tarafından mekana özel hazırlanıyor. Benim favori çeşitlerim bitter ve limoncello oldu.
Adres: Kemankeş Mahallesi Mumhane caddesi Fransız Geçidi B blok no.3 Karaköy / İstanbul
Tel: 212 251 19 05
Diğer alternatif post önerileri;
Dünya Kahve Günü kutlu olsun!
Şehirde deli gibi bedava kahve dağıtılsaydı ne güzel olurdu değil mi? Ama malesef herkes kendi kabuğunda görünen o ki!
Neyse kendi kahvemizi, kendimiz alır içeriz. Eğer bunun için de sebep arıyorsanız, aşağıdaki bilgiler size yeter de artar bile.
HER MEVSİM DONDURMA
——–
EN DOYURUCU KAHVALTI MEKANLARI
Şehrin içinde yöresel kahvaltı noktaları arayışım hiç bitmeyecek belli ki. Masayı organik ve “taze” ürünlerle donatma kısmı baya ilgimi çekiyor elbette.
Açık büfe kahvaltıdan uzak durup, masanın sığdığı kadar lezzetle donatıldığı ya yöresel ya da göz-mide doyurmasıyla ünlü mekanlara rotayı çevirmeye devam.
Ya bir de, azıcık konu dışı ama, şöyle köylere, bir yerlere gittiğimizde önümüze kahvaltı diye otel menüsü getirmeseler keşke. Abiler – ablalar bilmiyor ki, biz o fabrikasyon halden kaçıp gelmişiz, o hala kibrit kutusu kadar market peyniri veriyor bana.
HER MEVSİM DONDURMA
