Şef Cem Ekşi’nin İstanbul’daki Favori Lezzetleri

Siz bu satırları okumadan, ben Cem’e soruları atmadan önce ortalık gayet keyifli ve sağlıklıydı.

Restaurant Mabou’nun şefi Cem’in İstanbul’a dair yeme-içme önerilerini, sohbetlerimiz sırasında benimle sık sık paylaşması üzerine konuşulanları buraya taşımaya karar verdim, lakin şimdilik evdeyiz. Neyse, önümüz yaz, umutla ileriye doğru bakmanın tam zamanı. Hazırsanız İstanbul havası almak için hayallerimizde yola çıkıyoruz!

Öneri: Eğer, Cem’in Mabou’daki lezzetleriyle tanışmak için karantinanın geçmesini bekliyorsanız, paket servis hizmetinin olduğunu hatırlatayım. Menüyü instagram hesabından takip edebilirsiniz.

https://www.instagram.com/p/B0ltP5xAmV4/

Her yediğinde damağında derin tatlar bırakan “o” sokak lezzeti hangisi?
Hazzopulo Pasajı’ndaki Mustafa Amca’nın karışık tostu… Durduramıyorum kendimi.

Sence, İstanbul’un sokak lezzeti ruhunu farklı kılan şey ne?
Avrupa’ya göre kısıtlamalar daha düşük. Hatta var olan kısıtlamaları alt üst eden cesur adamlar var. Korsan bir şekilde her köşede bir lezzet çıkabiliyor. Ve çeşitlilik sonsuz! Sadece sabahları dolaşan sandviççi abiler bile büyük bir hazine.

Yurt dışından gelen bir misafirini kahvaltı için nereye götürürsün Dilersen, günün geri kalanındaki yeme-içme planını da bizimle paylaşabilirsin 🙂
Zaten hazırda öyle bir turum var 😉 Kahvaltı için Cihangir’deki Kahve 6. Servis mükemmel! Biberli lor efsane, her şeyin kalitesi üst düzeyde. Kahvaltıdan sonra bir yürüyüş. Mandabatmaz!da Türk Kahvesi. Galata Kulesi, eskiciler, sanat galeriler derken öğle yemeği için istikamet Koali. Endonezya Mutfağı’ndan güzel bir körili acı erişteli çorba iyi gider. Oradan da yürüyerek Nevizade’ye Dürümzade’de bir porsiyon ciğer yemeye. Urban’a gidip 2-3 fıçı bira da içmek de planlara dahil. Akşam üstü ise
Pizzeria Pera’ya bir / iki pizza paylaşmaya ve limoncello keyfi yapmaya gidilir. Saat 21:00 gibi Asmalı Cavit’de rakı ve meze. Kesinlikle sadece meze! Mezelerini o kadar çok seviyoruz ki, balık ve ete hiç yerimiz kalmıyor.

Aşağıdaki yiyecekleri yemek için nereye / nerelere gidersin?
Pide: Topkapı Tim1 İş Merkezi’nde 1.katta, ikinci el sandalyecilerin arasındaki Karadeniz Pidecisi. Efsane pidelerin yanına ekstra tereyağ, fırında közlenmiş sivri biber ve küçük bir salata ikram ediyorlar.

Kokoreç / uykuluk: Galata Kulesi’nin olduğu meydanda sabah 11:00’den itibaren kokreç için tezgah kuran bir amca var. Eczacıbaşı’nın binasının (Deniz Palas) önüne doğru yol alır. Saat 15:00’da da biter. Efsane! Uykuluk ise daha Türkiye’de pek güzel yiyemedim, Ambiyansı efsane olduğu için gecenin ortasında aşçılar ile beraber Sütlüce’de yer alan Vedat’ın Yeri’ne giderdik. Sabah ezanına kadar açıklar.

Döner: Dönerci Engin’in yeri. Taze soğanlı , eti kurutmadan efsane bir lezzet.

Turşu: Pek alakam yok.

Listende, İstanbul dışında sokak lezzetlerine bayıldığın başka hangi şehirler var?

Antakya’da Ali Mürdüm ustamızın lokantası, onun dışında ben daha cok esnaf lokantalarına gidip, bildiğimiz yemeklerin yöresel farklarını , farklı baharatlarını keşfetmeyi severim.

İstanbul’da yediğin hangi lezzetin / lezzetlerin kendi mutfağının da şekillenmesinde payı var?
Kimyonlu, sumaklı ve soğanlı Ciğer / bütün esnaf lokantaları ve Neolokal.

Be the first to comment

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir